Prof. Dr. Lütfi TunçENMenü

Mesane Kanseri

Mesane (İdrar Kesesi) Kanseri

Mesane Kanseri, mesanenin (idrar kesesi) yapısını oluşturan dokulardan köken alan bir kanser çeşididir. Mesane Kanseri Amerika Birleşik Devletleri’ne ait verilere göre en sık görülen altıncı kanserdir. ABD’de her yıl yaklaşık olarak 70.000 hasta mesane kanseri tanısı almakta olup, yaklaşık 15.000 kişi de mesane kanserine bağlı olarak hayatını kaybetmektedir. Yıllar içerisinde görülme sıklığında artmış olmakla birlikte, gelişen teknoloji ve tedavi yöntemleri sayesinde hastalığın sağkalım oranlarında belirgin artışlar olmuştur.

Mesane Kanseri

Mesanenin yapısı ve fonksiyonu hakkında bilgi sahibi olunması, mesane kanserinin anlaşılmasında önemli katkı sağlamaktadır. Mesane; böbreklerde üretilip, idrar kanalları (üreterler) aracılığı ile taşınan idrarın istemli olarak işeme gerçekleşinceye kadar düşük basınçla biriktirildiği, anatomik olarak leğen kemiğinin içinde yerleşimli depo şeklinde bir organdır.

Mesane hem kadınlarda hem de erkeklerde üretra adı verilen mesaneden başlayıp dışarı açılan ve idrarın boşaltılmasını sağlayan idrar kanalı ile devam eder. Basitçe tarif edilecek olursa mesanenin 3 tabakadan oluştuğu söylenebilir. En iç tabakasında idrarla direk temas halinde bulunan mesane epiteli, epiteli saran ve işeme sırasında kasılarak mesanenin boşaltımını sağlayan kas tabakası (detrüsör lifleri) ve en dış tabakada kas tabakasının üzerini örten seroza olarak adlandırılan dış zar birleşerek mesaneyi meydana getirir.

Mesane Kanserinde Risk Faktörleri

Mesane kanserinin gelişimi için en önemli risk faktörü sigara kullanımıdır. Sigara kullanımı sırasında akciğerler aracılığıyla kana karışan kanserojen maddeler kan dolaşımı ile çeşitli doku ve organlarda yaptığı olumsuz etkiler haricinde böbreklerden süzülerek idrar içerisinde birikir. İdrarın mesanede depolanması sırasında mesanenin iç kısmını kaplayan epitel dokusuna temas ederek kanserojen etkisi bu doku üzerinde de gösterir. Boya, solventler ve çeşitli kimyasalların da mesane kanseri gelişiminde etkili olduğu yapılan araştırmaların sonucunda ortaya konulmuştur. İdrarın içerisindeki karsinojen maddelerin sürekli mesane epiteli ile temas halinde bulunması, mesane kanserlerinin %90’ından fazlasının bu dokudan köken almasına neden olur.

Mesane Kanserinde Belirti ve Bulgular

Mesane kanseri için en tipik belirti idrarda genellikle ağrısız olarak pıhtılı veya pıhtısız kanama (hematüri) görülmesidir. İdrardaki kanama bazen gözle görülebilecek düzeyde olmayıp yapılan idrar tahlilinde de saptanmış olabilir. İdrarda saptanan her kanama kanser nedeniyle olmamakla birlikte olası bir kanserin işaretçisi olabileceği için dikkatle incelenmelidir. Kanama haricinde ise nadiren sık idrara çıkma ve idrar yaparken yanma şikayetleri mesane kanserinin belirtileri olabilir.

Mesane Kanserinde Tanı

Hekim tarafınca alınacak tütün ve tütün ürünleri kullanımı ve diğer kanserojen maruziyetlerini de içeren ayrıntılı bir hikayenin ardından, fizik muayene yapılır. İdrar yollarının görüntülenmesi için ultrason veya tomografi çektirilir. Mesane kanserinin görüntülenmesi açısından en değerli tanı aracı sistoskopi’dir. Sistoskopi optik bir alet aracılığı ile idrar yolundan girilerek mesane içerisinin kamera ile görüntülenmesidir. Çıplak gözle saptanamayan yüzeyel tümörlerin tespitinde idrar sitolojisi gibi yardımcı tetkiklerden de faydalanılabilir. Mesane kanseri tanısı alan hastalarda tüm vücut çeşitli görüntüleme teknikleri ile taranarak, kanserin başka doku ve organlara yayılım yapıp yapmadığı da değerlendirilir.

Mesane Kanseri Tedavisi

Mesane kanseri tanısı konan hastalarda tespit edilen tümörlere sistoskopik sistem aracılığı ile kazıma işlemi yapılır. Bu işlem vücutta herhangi bir kesi yapılmaksızın idrar kanalından girilerek yapıldığı için “Trans Üretral Rezeksiyon (TUR)” olarak adlandırılmaktadır. TUR sonrasında elde edilen tümör dokusu patolojiye gönderilerek incelenmesi sağlanır ve böylece kanserin mesanedeki yayılımı ve tipi hakkında ayrıntılı bilgi sahibi olunabilir.

Mesane kanseri tedavisi planlanırken tümörün mesanedeki yerleşimi, tümörün patolojik derecesi, tümörün mesanede hangi tabakaları tuttuğu, mesane dışı organlara yayılım yapıp yapmadığı ve hastanın yaşı ve mevcut sağlık durumu göz önünde tutulur.

Mesane Kanseri Ameliyatı

Mesane kanserlerinin çoğunluğu tanı anında sadece mesane epitelini tutmuş olup kas tabakası tutulumu gerçekleştirmemiştir. Bu tip mesane kanserine yüzeyel mesane kanseri denilir ve TUR ameliyatı çoğu durumda tedavi için yeterlidir. Yüzeyel yerleşimli ancak patolojik derecesi yüksek olan vakalarda TUR ameliyatına ek olarak mesane içerisine sonda aracılığı ile vücudun bağışıklık yanıtını arttırarak tümör dokusunda tahribata yol açan BCG (verem aşısı) veya kemoterapi verilebilir. Hasta tümörün tekrarlama olasılığına karşı aralıklı olarak sistoskopi ve görüntüleme yöntemleri ile takip edilir.

Mesanenin iç tabakasında bulunan epitel dokusunu geçerek kas tabakasını tutmuş olan tümörlerin tedavisi mesanenin tamamının çıkarılması, tıp literatüründeki adıyla “Radikal Sistektomi” ameliyatıdır. Radikal Sistektomi ameliyatı yapılırken hemen her zaman erkeklerde prostat bezi, kadınlarda da rahim birlikte çıkartılır. Radikal Sistektomi Ameliyatı sırasında mesane çıkarıldıktan sonra farklı yöntemlerle hastanın ince bağırsakları kullanılarak açık veya kapalı mesane yapılabilir. Radikal Sistektomi ameliyatı klasik olarak açık yöntemle yapılabilmekle birlikte gelişen teknoloji ışığında daha minimal invaziv olarak “Robotik Yöntem”le de yapılabilir.

Mesanenin dış tabakasının (seroza) tümör tarafından tutulduğu veya başka doku ve organlarda kanserin yayılımının saptandığı durumlarda ise cerrahi yöntemler tercih edilmemekte, sistemik kemoterapi veya radyoterapi tedavi seçenekleri olarak kullanılmaktadır.

Güncelleme Tarihi: 30.03.2023
Prof. Dr. Lütfi Tunç
Editör
Prof. Dr. Lütfi Tunç
Üroloji, Laparoskopik & Robotik Cerrahi Uzmanı
Sayfa içeriği sadece bilgilendirme amaçlıdır.
Tanı ve tedavi için mutlaka hekiminize başvurunuz.

ÜROLOJİ, ROBOTİK VE LAPAROSKOPİK CERRAHİ

PROF. DR. LÜTFİ TUNÇ

1994'de Hacettepe Üniversitesi Tıp Fakültesini bitiren Prof. Dr. Lütfi Tunç 1996-2001 yılları arasında Gazi Üniversitesi Tıp Fakültesi Üroloji Anabilim Dalından Üroloji uzmanlığını aldı.

2000 yılında Üroloji asistanlığı döneminde erkekte kısırlık tedavisi için İstanbul Memorial Hastanesi Yardımcı üreme teknikleri ve reprodüktif endokrinoloji merkezinde uygulamalı teorik ve pratik eğitim aldı.
Prof. Dr. Lütfi TunçProf. Dr. Lütfi TunçÜroloji, Laparoskopik & Robotik Cerrahi Uzmanı
+90312 285 8083
+90530 968 4994